Nebevî
Nefesli Ömer bin Abdülaziz’in konuşmalarında dikkatimi çeken şöyle bir husus
olmuştu. Bir konu hakkında görüş beyan ederken ya da olumsuz hadiselerin
önlenmesi için valilerine emirnameler gönderirken, “Yoksa onlar Allah’ın
kitabındaki şu ayetleri duymadılar mı?” “Resulullah şöyle buyurmuyor mu?” diyerek
Allah’ın ve Resulü’nün buyruklarını hatırlatıyordu.
Sadece
mektuplarında değil, uygulamalarının temelini teşkil eden konuşmalarında da aynı
husus var. Kendilerini üstün gördükleri için ayrıcalıklı maaş verilmesini
isteyen akrabalarına, “Şüphesiz Allah katında sizin en üstün olanınız ırk ya da
soyca değil, takvaca üstün olanınızdır” Hucurat suresinin 13. ayetini okuyor ve
kimseyi ayırt edemeyeceğini söylüyordu.
Diğer
taraftan çok sevdiği oğlu Abdülmelik genç yaşta vefat ettiğinde, yine Allah’ın
kelamıyla üzüntüsünü dile getiriyordu. Şöyle diyordu:
“Babana
karşı son derece iyiydin. Allah’ın seni bana lütfettiği günden beri mutluydum.
O’nun buyurduğu gibi, dünya hayatımın süsüydün sen. Bismillahirrahmanirrahim.
‘Mal da, evlat da dünya hayatının süsüdür.’ Sadakallahülazim.” (Kehf suresi, 46.
ayet)
Hayatını
Kur’an’a göre tanzim eden Hz. Ömer bin Abdülaziz’den öğreneceğimiz çok dersler
var. Rabbimiz ondan razı olsun ve bizleri de bu hak yoldan ayırmasın. Âmin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder