28 Ocak 2012 Cumartesi

Öğretim mi, eğitim mi?

Bir defasında Bağcılar’a gitmek üzere Zeytinburnu’ndan tramvaya bindim. Yolculuk güzel başlamıştı. Çünkü oturacak bir yer bulmuş ve yanıma aldığım notları okumaya başlamıştım. Hatta birkaç da not alabilmiştim. Ama Kale Center’da bir grup lise öğrencisi tramvaya binince, durum değişti. Önce konsantrem, sonra da sinirlerim alt üst oldu.

O kadar gürültülü konuşuyorlardı ki, okuduğum her paragrafı birkaç kez okumak zorunda kalıyordum. Ama yine de anlamıyordum. Bir de her cümle sonunda patlattıkları kahkaha...

Neyse ki iki durak sonra indiler de hem ben rahatladım ve hem de bütün tramvay derin bir oh çekti.

Halbuki tramvaydaki en okullu kişilerdi onlar. Sürekli küçüklerinin korunup büyüklerinin sayılması gerektiği telkin edilenler... Bilgileri en taze olanlar...

Hal böyle olunca akla şu soru geliyor:
Yıllar süren bir okul süreci yeterli gelmiyorsa başka nasıl yapılabilir, insanlara adab-ı muaşeret nasıl öğretilebilir?

Bana kalırsa insan vicdanını harekete geçirmeden bunu başarmak çok zor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder