17 Nisan 2013 Çarşamba

Kur’an çizgisinde bir hayat

Nebevî Nefesli Ömer bin Abdülaziz’in konuşmalarında dikkatimi çeken şöyle bir husus olmuştu. Bir konu hakkında görüş beyan ederken ya da olumsuz hadiselerin önlenmesi için valilerine emirnameler gönderirken, “Yoksa onlar Allah’ın kitabındaki şu ayetleri duymadılar mı?” “Resulullah şöyle buyurmuyor mu?” diyerek Allah’ın ve Resulü’nün buyruklarını hatırlatıyordu.

Sadece mektuplarında değil, uygulamalarının temelini teşkil eden konuşmalarında da aynı husus var. Kendilerini üstün gördükleri için ayrıcalıklı maaş verilmesini isteyen akrabalarına, “Şüphesiz Allah katında sizin en üstün olanınız ırk ya da soyca değil, takvaca üstün olanınızdır” Hucurat suresinin 13. ayetini okuyor ve kimseyi ayırt edemeyeceğini söylüyordu.

Diğer taraftan çok sevdiği oğlu Abdülmelik genç yaşta vefat ettiğinde, yine Allah’ın kelamıyla üzüntüsünü dile getiriyordu. Şöyle diyordu:

“Babana karşı son derece iyiydin. Allah’ın seni bana lütfettiği günden beri mutluydum. O’nun buyurduğu gibi, dünya hayatımın süsüydün sen. Bismillahirrahmanirrahim. ‘Mal da, evlat da dünya hayatının süsüdür.’ Sadakallahülazim.” (Kehf suresi, 46. ayet)

Hayatını Kur’an’a göre tanzim eden Hz. Ömer bin Abdülaziz’den öğreneceğimiz çok dersler var. Rabbimiz ondan razı olsun ve bizleri de bu hak yoldan ayırmasın. Âmin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder